• Doç. Dr. OZAN ŞEN

Obezite Ameliyatları Kriterleri Güncellendi

Obezite ameliyatları (mide küçültme ameliyatı veya gastrik bypas) için dikkate alınan en önemli kriter vücut kitle indeksi. Peki vücut kitle indeksini nasıl hesaplıyoruz?

Kilomuz(kg)/ Boy x boy(m) = Vücut kitle indeksi

Örnek bir hesaplama yapacak olursak boyumuz 1,75 m olsun kilomuz da 120 kilo olsun

120 kg/ 1,75 x 1,75= 39. Bu sizin vücut kitle indeksiniz

Vücut kitle indeksinin normal üst sınırı biliyorsunuz 25 kg/m2. Rehberlerde 25-30 arası fazla kilolu olarak tanımlanıyor. Obezite kavramı aslında 30’dan sonra başlıyor. 30-35 aralığı Tip 1 obezite. 35-40 aralığı Tip 2 obezite, 40 üstü ise Tip 3 obezite diye tanımlanıyor.

Obezite cerrahisinin 40-50 yıllık bir geçmişi var aslında.  Biz tüp mide ameliyatı veya gastrik bypass ameliyatına karar verirken ilk baktığımız parametrelerden biri vücut kitle indeksi. Bu konuda dikkate aldığımız rehberler 1991 yılında kısa adı NIH olan National Institu of Health tarafından  belirlenmişti. Bugüne kadar da  obezite ameliyatlarına uygunluk açısından hep bu rehberleri dikkate alıyorduk.

mide-kucultme-ameliyati

obezite-ameliyatlari-kriterleri-guncellendi

30 yıl aradan sonra  nihayet bu rehberler güncellendi.  Benim de aktif üyesi olduğum kısa adı ASMBS olan Amerikan Obezite Cerrahisi Derneği ve kısa adı IFSO olan Uluslar arası Obezite Cerrahisi Federasyonu tarafından ortaklaşa yayınlanan yeni rehberde ne gibi değişiklikler oldu gelin birlikte bakalım.

1991 yılında yayınlanan eski rehberde vücut kitle indeksi 30-35 arasında ve en az obeziteye bağlı 1 yandaş sorunu olanlara( hipertansiyon veya diyabet gibi) ve vücut kitle indeksi 40 üzerinde olan kişilere obezite cerrahisi öneriliyordu.

‘’Yeni rehber ise vücut kitle indeksi 30-35 aralığında olanlara da obeziteye bağlı yandaş sorunu olsun olmasın  artık obezite cerrahisi düşünülmelidir ve önerilmelidir’’ diyor. Tabiki bu kişilerin daha önce diyet yapmış olmaları gerekiyor. Yeni rehberler ayrıca  vücut kitle indeksi 30’un üstünde olan daha önce diyet denemiş ancak başarısız olmuş seçilmiş  adelosanlarda (ergenlik çağı) ve çocuklarda da obezite cerrahisi düşünülmelidir diye belirtiyor.

Son 30 yıllık sürede yapılan bir çok çalışma gösterdi ki obezite cerrahisinin sonuçları çok etkin. Ayrıca bu ameliyatların riski oldukça düşük seviyede. 2016 raporuna göre dünyada 650 milyon obezite sorunu olan kişi olduğu biliniyor. Bunların da %13’ü  adelosan dediğimiz genç nesil. CDC raporuna göre bugün Amerikan toplumunun %42’sinde obezite sorunu var. Dünya genelindeki obez popülasyonun yıllık olarak ancak %1-2’sine tüp mide veya gastrik bypas gibi ameliyatlar uygulanabiliyor.  Bu da obeziteyle mücadelede ne yazık ki yeterli olmuyor.

30 yıl aradan sonra bilimsel gelişmeler  ve araştırmalar ışığında  rehberlerin yeniden güncellenmiş olması oldukça önemli aslında.  Çünkü  yılanın başını ne kadar erken ezerseniz o kadar uzun soluklu ve etkili sonuç alıyorsunuz. Obezite ameliyatları sadece kilo verdirmiyor, obeziteye bağlı oluşabilecek bir çok hastalığı da baştan önlemiş oluyor.

Bunlar da İlginizi Çekebilir

obezite-ve-karaciger-yaglanmasi
Obezite Ve Karaciğer Yağlanması

Karaciğer vücudumuzdaki en önemli organlardan biridir. Çok önemli görevleri vardır. B…

Devamını Oku
obezite-cerrahisinin-uzun-tarihi
Obezite Cerrahisinin Uzun Tarihi

Aslında bariatrik cerrahi 50 yılı aşkın bir tarihe sahip. Bazı insanların düşündüğü g…

Devamını Oku
Bize Ulaşın